14 Mayıs 2011 Cumartesi

Ayasofya: Asırlar Sonra Kiliseden Camiye...

Ayasofya




Kilise olarak inşa edilip İstanbul'un Osmanlı'ya geçmesi ile camiye dönüştürülen Ayasofya müzesi, yapılışının üzerinden yüzlerce yıl geçmesine rağmen hala güzelliğini ve gizemini koruyor.






Camiye dönüştürülürken çok tahribat olmadığı için hala kiliseden izler görülebilmekte. Özellikle mozaikler kendine hayran bıraktırıyor.



Dilek taşına baş parmağını sokup taşın etrafında elleriyle bir daire çizebilenlerin dileğinin gerçekleştiği rivayet ediliyor. Denemeye var mısınız? :)


Müze Kart: Müzeleri Gezdiren Kart

Yılda sadece 20 TL (öğrenciyseniz 10 TL) ödeyerek, geçerli olduğu müze ve ören yerlerini gezebilecek, hem tarihimizle ilgili çok faydalı bilgiler öğrenecek hem de keyifli anlar geçireceksiniz. Nasıl mı?
Müze kart ile...

Müze kart ile ilgili bilgiler için tıklayın.

Müze kartın tanıtım filmini seyretmek için tıklayın.


Müze kart ile İstanbul'da gezilebilecek müzeler:
  • Arkeoloji Müzesi (Eski Şark Eserleri, Çinili Köşk)
  • Ayasofya Müzesi
  • Fethiye Müzesi
  • Kariye Müzesi
  • Büyük Saray Mozaikleri Müzesi
  • Aya İrini Müzesi (Ayasofya Müzesine bağlıdır)
  • İmrahor Sarayı (Ayasofya Müzesine bağlıdır)
  • Galata Mevlevihanesi Müzesi
  • Rumeli Hisarı
  • Anadolu Hisarı
  • Topkapı Sarayı Müzesi
  • Türk ve İslam Eserleri Müzesi
  • Adam Mickiewickz Müzesi
  • Yıldız Sarayı Müzesi
  • İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi

Hürrem'in Sarayı: Topkapı




Topkapı Sarayı...

Osmanlı'nın en ihtişamlı döneminde Fatih Sultan Mehmed tarafından 1478’de yaptırılmış ve Dolmabahçe Sarayı yaptırılana kadar Osmanlı padişahlarının yaşadığı yer olmuş...
Saray gerçekten de çok güzel bir yere yapılmış, tüm İstanbul'u ayaklarımın altında hissettim, Osmanlı'nın mutlak gücüne ve ihtişamına bir kez daha şahit oldum.


Saray avlu içine kurulu bölümlerden oluşmuş. Kapıların o devirde nasıl o kadar ihtişamlı inşa edildiğini düşünüp hayranlıkla etrafa bakındım. Padişahların sergilenen kıyafetlerini görünce gözümde o dönem canlandı. Hazineye ait mücevherler, hediyeler, muhteşem Kaşıkçı Elması...


Topkapı Sarayı hem tarihi yönden hem de müslümanlar için kutsal açıdan da önemli bir yer. Ramazan ayında kutsal emanetler sergileniyor. Hırka-i Şerif, peygamberimizin ayak izi, Sakal-ı Şerif gösteriliyor.


O dönemde hanedan üyesi olmak çok güzel olurdu...


Birçok zaferlerin ve entrikaların yaşandığı bu sarayla ilgili günümüzde Muhteşem Yüzyıl isimli dizi çekilmekte. Zaten Osmanlı'ya olan merakım, bu dizi ile birlikte daha çok arttı. Sarayı ziyaret ettiğimde gözümde Hürrem'in haremdeki enterikaları geldi. Bu güzelliklere sahip olabilmek için Hürrem'in çevirdiği entrikalara hak vermemek elde değil...




Sarayı ziyaret etmek için birçok kolaylık düşünülmüş. Sesli rehberi 10 TL gibi çok cüzi bir paraya kiralayabiliyorsunuz. Etrafta yorgunluğunuzu giderebileceğiniz güzel ve nezih kafeler var. Müze kart burada geçiyor, sadece Harem dairesi için ekstra para ödemeniz gerekiyor.


Topkapı Sarayı da Türkiye'deki diğer müzeler gibi gereken ilgiyi görmüyor maalesef. Çok daha fazla ziyaretçiyi konuk etmeyi bekliyor. Bunun için de sarayın pazarlama faaliyetlerinin arttırılması, pazarlarken de daha çok kişiye ulaşmak ve gençlerin de ilgisini çekmek için klasik yöntemler yerine dijital ortamda pazarlanması gerekiyor.


http://www.topkapisarayi.gov.tr/

7 Mayıs 2011 Cumartesi

Müzeler nasıl daha cazip hale gelebilir

İnsanlık tarihine ışık tutan, sanatsal ve kültürel üretilen hertürlü çalısmanın yayınlanabildiği müzelere herşeyin dijitalleştiği günümüzde özellikle genç kuşağın ilgi duymaması hepimizin düşünmesi gereken bir problem. Milletlerin kimliklerini unutmamaları için öncelikle geçmişte neler yapıldığı en canlı olarak hissedilebilecek yerler olarak müzeler, saray konaklardır. Aslında Kültür Bakanlığı çok pahalı gidemiyoruz diyen insanlar için 18 yaş altı için ücretsiz, kalan herkes için de yıllık 20 TL ye müze kartı çıkarmıştır. Çevremde karta sahip farklı kesimlerden pekçok kişi var, ancak bu da yetersiz değil mi?
Saraylar, müzelerin yanından geçip bunlar turistler için diyip hiç müzeye gitmeyen gençliğe kim sahip çıkacak !!!
Aslında yeni nesili yakalamanın en kolay yolu olan internet üzerinden birşeyler yapılsa nasıl olur!!!
Bakınca her müzenin sitesi var ama yeterince cazip mi ? Kaç kişi giriyor bu sitelere? Müzelerin internet üzerinden tanıtılması sanki müzedeki yerini almış gibi bir havası yok mu!!
Neler yapılabilir için nacizane birkaç öneri :
Siteler daha interaktif olabilir. Mesela çoçuklar için sarayla ilgili oyunlar, tanıtıcı animasyonlar yapılabilir.
Karikatürler çizilebilir.
Müzelerdeki eşyaları tanımlayıcı kullanılarak hangi eşya olduğunu bul vb oyun yapılabilir.

Dolmabahçe Sarayı

Yolu Beşiktaşa düşenlerin  yanından  geçtiği ve herkesin gerek manzarası gerek Atamızın son anlarını yaşadığı yer olması sebebiyle bir iç geçirmişliği vardır. En sonunda bana da geçtiğimiz günlerde sarayı görmek nasip oldu.
Boğaz kenarında kahvaltı, girişindeki askerler ve bizi karşılayan uzun insan kuyruğu herkesin tarihine verdiği değeri çok net anlattı.
Saray aslında Atamız yaşadığı, vefat ettiği yer olmasının yanı sıra Osmanlı için önemi beni çok etkiledi.
Saraydan önemli notlar:
Sultan Abdülmecit zamanında çöküş dönemindeki Osmanlı'nın Avrupalılara hala ayaktayız demek için yaptırmışlar. Hatta sarayda gezerken elçilerin ve önemli misafirlerin ağırlandığı yerlerdeki ihtişam göz kamaştırırken; saray halkı ve diğer erkana ait olan kısımlardaysa israftan kaçınma hali çok net fark ediliyordu.
Hatta Avrupalılara karşı gösterişli olsun diye Avrupanın en büyük avizesi burada.

Aslında anlatılması ve not edilmesi gereken daha çok şey var ama en güzeli gidip görmektir bence. Sonuçta Atamızın  dediği gibi tarihini bilmeyen milletler kaybolmaya mahkumdur.

Kültür Bakanı daha ne yapsın

Çoçuklar duymasının geçtiğimiz bölümlerinden birinde yıllık 20 TL tutarındaki müze kart  tanıtımı için Kültür bakanı  Ertuğrul Günay konuktu.  Tanıtım için hedef kitle olarak çoçuklar duymasından daha iyi bir sitcom bulunamazdı herhalde :)  İzlemeyenler için :


30 Nisan 2011 Cumartesi